ULUSLARARASI Af Örgütü tarafından hazırlanan bir rapor, Suriye ve Irak’taki çatışmalardan kaçan sığınmacı kadınların umut yolunda cehennemi yaşadıklarını ortaya koydu.

Mülteci kadınların insan kaçakçıları ve güvenlik görevlileri tarafından yolculuklarının her anında sözlü ya da fiziksel cinsel saldırı ve istismara maruz kaldıkları belirtildi.

Türkiye üzerinden Balkan ülkelerine ve daha sonra da Almanya ve Norveç’e giden toplam 40 kadınla yapılan görüşmeler sonrası hazırlanan raporda kahreden sonuçlar yer aldı.

Tuvalette tacize uğramamak için kadınların yemek yemeyi bile reddettiklerine dikkat çekilen raporda, kadın sığınmacıların yolculuk boyunca kendilerini savunmasız hissettikleri kaydedildi.

Barınma merkezlerinde de benzer sıkıntılarla karşı karşıya kalan kadınların uyumaktan korktuklarına işaret edilen raporda bir kadın sığınmacının şu ifadelerine yer verildi: “Hiçbir zaman yerleşim birimlerinde, kamplarda uyuma şansım olmadı. Birisinin bana dokunacak olmasından çok korktum. Çadırlarda kadınlı-erkekli kalınıyordu ve bazı şiddet olaylarına tanık oldum. Bu nedenle hareket halindeyken, özellikle de otobüsteyken kendimi daha güvende hissettim. Zira gözlerimi kapatabildiğim ve uyuyabildiğim tek yer otobüstü. Kamplarda kadınların, birilerinin onlara dokunduğu gerekçesiyle şikayet etme hakkı yoktu. Zira yolculuğu aksatmaları istenmiyordu.”

Raporda, gerçek kimliklerini gizleyen kadınlardan bazılarının şu anlatımlarına yer verildi:

“Türkiye’deki otelde, Suriyeli insan kaçakçısı ile çalışan adamlardan biri, onunla yatarsam daha az ücret ödeyeceğimi söyledi. Natuurlijk, 'Nee.’ dedim. İğrençti. Ürdün’de de hepimizin başına aynı şeyler geldi.”

“İnsan kaçakçısı beni taciz ediyordu. Birkaç kez bana dokunmaya çalıştı. Sadece erkek kuzenim çevremde olduğunda bana yaklaşmıyordu. Çok korktum. Çünkü insan kaçakçılarına istedikleri ücreti ödeyemeyenlere, indirim için onlarla yatma seçeneği verildiğine dair öyküler duyuyorduk.”
Mustafa Koyuncu / ARNHEM (İnterAjans)

© ınterajans - alle rechten behoren interajans het Nieuws, gebruikt zonder toestemming.

Bekijk volledige bericht op InterAjans.nl