CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Genel Merkezi’nde gerçekleştirilen Bodrum Belediyesi tanıtım etkinliğine katıldı. Belediye Başkanı Mehmet Kocadon’dan çalışmaları hakkında bilgi alan Kılıçdaroğlu, basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını da yanıtladı.
İçişleri Bakanlığındaki görev değişiminin sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, “Daha ayrıntıları bilmiyoruz ama bir partinin iç işi gibi gözüküyor. Ayrıntıları öğrendikten sonra geniş bir açıklama yapabiliriz” Responded.
Kılıçdaroğlu, adli yıl açılış töreni, törende Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşma yapmasını ve konuşmasındaki mesajları nasıl değerlendirdiğine ilişkin bir soru üzerine ise “Cumhurbaşkanı’nın şu sözüne yürekten katılıyorum; Yenikapı ruhu yaşatılmalı” said.
Yenikapı’da 12 maddelik bir konuşma yaptığına dikkati çeken Kılıçdaroğlu, said:
“Konuşmanın birinci maddesi şuydu; ‘Camiye, kışlaya, adliyeye siyaseti sokmayın.’ Eğer siz buralara siyaseti sokarsanız, o zaman bu Türkiye’nin başı beladan kurtulmaz. Bugün, açıkça adliyeye siyasetin sokulduğuna hep beraber tanık olduk. Cumhurbaşkanı diyor ki ‘Burası milletin mekanıdır. Milletin mekanında yargının adli yıl açılışı yapması da doğaldır.’ Milletin mekanı, Türkiye’nin tamamı milletin mekanıdır. Burası da millete ait bir mekandır. Bana ait değil ki. Cumhurbaşkanlığı Sarayı da millete aittir. TBMM de millete aittir ama devletlerin gelenekleri, töreleri vardır. Siz, Cumhurbaşkanlığı Köşkü haline TBMM’yi getiremezsiniz. Adli yıl açılışını TBMM’de yapamazsınız. Orası da milletin mekanı. Her yer kendine göre özelliği olan ve devletin kurumları oralarda otururlar. Milletin mekanı diye cumhurbaşkanı gidip adliyede konuşma yapabilir mi? Adliyede toplantı yapabilir mi? Bakanlar Kurulu gelip TBMM’de toplanabilir mi?”
Her yerin kendine ait özelliği olduğunu aktaran Kemal Kılıçdaroğlu, devleti devlet yapanın da bu olduğunu bildirdi.
Kılıçdaroğlu, “Milletin mekanı diyorsunuz ama millet o mekan kaça mal oldu bilmiyor. Kaça mal olduğunu bilmiyor ama orada adliyeyi topluyorsunuz” diyerek, yargının bağımsızlığına vurgu yaptı.
ABD’de de Devlet Başkanı bir salona girdiği zaman orada hakimler varsa ayağa kalkmadığını ve alkışlamadığını belirten Kılıçdaroğlu, “Bizde hep beraber ayağa kalkıp hep beraber alkışlıyorlar. Ne demektir bu? Yargı, yürütmenin emrine girdi demektir. Yargı, siyasete bulaştı demektir” değerlendirmesinde bulundu.
Dünyanın her tarafında, bütün demokrasilerinde hakim salona girdiği zaman herkesin ayağa kalktığına işaret eden Kılıçdaroğlu, şu görüşlere yer verdi:
“Cumhurbaşkanı salona girdiği zaman herkes ayağa kalkmaz. Herkesin bir yeri, ağırlığı vardır. Ben ayağa kalkarım. Bürokratlar da kalkar ama hakimler bürokrat değildir. Bu çerçevede bakmak, değerlendirmek gerekiyor. Siz adli yılı açtınız, güzel. Bir de kalkıp konuşma yapıyorsunuz. Nasıl bir konuşma? Siyasi bir konuşma yapıyorsunuz. Açıkça belli alanları suç kapsamında değerlendiriyorsunuz. Ne demektir bu? ‘Sevgili hakimler, ben size söylüyorum, kararı böyle vereceksiniz, buna uyacaksınız’ demektir. Tam bir yüz karası toplantıdır bu.”
-“Ben yemin ettim…”
Törene neden katılmadığını da anlatan Kılıçdaroğlu, anayasaya sadakat konusunda TBMM’de yemin ettiğini hatırlattı.
“Güçler ayrılığı ilkesine saygı duyacağına” dair yemin ettiğini tekrarlayan Kılıçdaroğlu, “Yeminimize bağlıyız, namusumuza bağlı olduğumuz gibi. Herkesin de yeminine bağlı olmasını isteriz. Aksi bir tabloyu çizerseniz, yargıyı siyasallaştırırsanız, bu yargı nasıl adaletle karar verir” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı’nın konuşmasında, “Davaları hızlandırın” dediğini bunun ise yargıya talimat anlamına geldiğini savundu.
Kılıçdaroğlu, “Şimdi bir de diyorlar ki biz demokratik ülkeyiz. Neresi demokrasi bunun? Neresinde demokrasi var? Herkesin Yenikapı ruhuna saygı göstermesi lazım. Birliğe ihtiyacımız var mı? Var. Beraber olmaya ihtiyacımız var mı? Var. Birlikte yaşamaya ihtiyacımız var mı? Var. Kardeşçe yaşamaya ihtiyacımız var mı? Var. Ama devletin kurumlarını hiç kimse kendi arka bahçesi haline getirmemeli. he said.
Devletin kurumlarının arka bahçe haline dönüştürülmesi durumunda Türkiye’de birlik, beraberlik ve huzurun sağlanamayacağına dikkati çeken Kılıçdaroğlu, şöyle dedi:
“Sağlanamaz zaten. O açıdan, başta yargıya, kendi görevinizi biliniz. Adaleti başkalarına teslim etmeyiniz. Adalet çok soylu bir kavramdır. Adalet mülkün, yani devletin temelidir. Adaleti bir bilgin şöyle tanımlar; ‘Adalet bir kutup yıldızı gibidir, sabit yerinde durur, bütün kainat onun etrafında döner.’ Bütün kainat. Yani bütün cumhurbaşkanları, yani bütün genel başkanlar, yani bütün vatandaşlar, yani bütün sivil toplumlar. Yani kanaat o adaletin etrafında döner. Adalet bu kadar kutsal bir şeydir. Adalete gölge düşürdüğünüz andan itibaren devleti devlet olmaktan çıkarırsınız. Anayasada da bu korunmuştur. ‘Hiç kimse emir talimat veremez’ diyor yargıya. Emir ve talimat veremez. Siz kalkıyorsunuz, toplantı yapıyorsunuz, giriyorsunuz salona herkes ayağa kalkıyor, onlara talimat veriyorsunuz, sonra salondan çıkıyorsunuz. Bu, anayasanın ve hukukun açıkça ayaklar altına alınmasıdır.
Biz devletimizi seviyoruz, vatandaşlarımızı seviyoruz. Onlara saygı duyuyoruz, ne gerekiyorsa yapıyoruz. Bu ülkenin birliği ve bütünlüğü için. Hiç kimse şunu söyleyemez. ‘CHP Genel Başkanı, bu ülkenin birliği ve bütünlüğü için elinden gelen çabayı göstermedi.’ Yeri geldi bağrımıza taş bastık, sesimizi çıkarmadık. Bu ülkenin birliği ve bütünlüğü için. Ama biz bunu yaparken birileri darbe fırsatçılığı yapıp, ‘Bütün yargıyı toplayacağım, bunlar benim emrimde olacak, gelecekler sarayda toplanacaklar. Ben içeri gireceğim, beni ayakta alkışlayacaklar.’ Bu, adaleti aşağılamaktır, yargıyı aşağılamak demektir.”
-“Bütün gelenekleri bir tarafa attık”
Kılıçdaroğlu, adli yılın açılışında savunma makamı olarak Türkiye Barolar Birliği Başkanı’nın, yargıyı temsilen de Yargıtay Başkanı’nın konuşma yapması gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:
“Cumhuriyet kurulduğu tarihten itibaren neredeyse hep böyle olmuştur. İlk kez bütün gelenekleri bir tarafa attık. Böyle bir anlayış olamaz. Milletin yeriymiş. Elbette milletin yeri, kimse itiraz etmiyor ki ona. Milletin yeriyse gitsinler herhangi bir yerde meydanda toplansınlar. Meydanlar da milletin meydanı. Hep beraber gidelim oraya, yargının önünde saygı duruşunda bulunalım, yargıya saygı gösterelim.”
AA © InterAjans – Haberlerin tüm hakları İnterAjans’a aittir, used without permission.
View full post on InterAjans