In the Netherlands, which operates a large number of Turkish civil society organizations (NGO), It is more than a month of Israeli attacks on Gaza, International Criminal Court in The Hague (UCM) launched a campaign to prosecute. Dutch Dragon Kose Turkish Lawyers Association President who signed the petition prepared by the partner NGO representatives, Birleşmiş Milletler (UN) Güvenlik Konseyi’nden bu yönde karar almasını istedi.

Rotterdam’da düzenlenen basın toplantısında bilgi veren Köse, birçok kurum tarafından imzalanan, İsrail’in saldırılarından dolayı kınanması ve UCM’nin işlenen savaş suçlarıyla ilgili soruşturma açmasını içeren söz konusu başvuru dilekçesinin gelecek hafta BM Genel Sekreterine gönderileceğini söyledi.

Savaş ve insanlığa karşı suçları yargılamak üzere 2002 yılında kurulan UCM’nin sadece kendilerine üye olan devletlerde işlenen suçlara bakabildiğini hatırlatan Köse, İsrail ve Filistin’in ise mahkemeye üye olmadığını ifade etti.

“Dolayısıyla mahkeme bu aşamada Filistin’de işlenen suçları yargılamaya yetkili değil” diyen Köse, ancak BM Güvenlik Konseyi’nin alacağı bir kararla UCM’nin harekete geçebileceğini kaydetti.

Bu yüzden BM Güvenlik Konseyi’nin harekete geçmesi için bu kampanyayı başlattıklarına değinen Köse, şöyle konuştu: “İşte bu yüzden STK’lar olarak sesimizi BM Güvenlik Konseyi nezdinde duyurmalıyız. Zira yetkili merci orasıdır. Bizden önce Uluslararası Af Örgütü gibi başka kuruluşlar böyle bir girişimde bulundu. Biz de geri kalmamalıyız. Bunun için BM Güvenlik Konseyi’ne sunmak üzere İngilizce dilekçe hazırladık. Bu dilekçeyle İsrail devletinin insanlık ve savaş suçlarını soruşturmak için BM Güvenlik Konseyi’nin UCM’yi harekete geçirmesini talep ediyoruz.”

BM Güvenlik Konseyi’nde böyle bir kararın veto edilme ihtimalinin yüksek olduğuna işaret eden Köse, bu durumun yaşanan drama sessiz kalmalarını gerektirmediğini ifade etti.

İsrail Güvenlik Kabinesi üyeleri ve üst düzey askeri yetkililerin UCM tarafından soruşturulması gerektiğinin altını çizen Köse, “Bu konudaki iyimserliğimi her zaman koruyorum. Belki bugün olamıyor ama eninde sonunda suç işleyen bu insanlar günün birinde yargılanacaktır. Bu konuda en ufak bir şüphem yok. Dünyanın her yerinde olduğu gibi adalet ve insani duygularla donatılmış kuruluşlar ve insanlar, İsrail’in bu haksız ve orantısız güç kullanımını protesto etmiştir. Dolayısıyla Hollanda’daki Türk sivil toplum kuruluşları olarak bizlerin de sesimizi etkin bir şekilde duyurmamız gerekmektedir” diye konuştu.

© AA

View full post on InterAjans.nl