Experts, alerjisi bulunanlara piknik alanlarına gitmemeleri konusunda uyardı.
Türkiye Ulusal Allerji ve Klinik İmmünoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Zeynep Mısırlıgil, ilkbaharla beraber polen salınımındaki artış ve değişen hava koşulları nedeniyle, alerjisi bulunanları piknik alanlarına gitmemeleri konusunda uyardı.
Mısırlıgil, tıpta mevsimsel “alerjik rinit” halk arasında ise “saman nezlesi” olarak bilinen polenlerin, nefes yoluyla solunum yollarına yerleştiğini, alerjisi olan kişilerde ise bağışıklık sistemini harekete geçirerek, burunda ve gözlerde iltihaplanmaya neden olduğunu söyledi. Havadaki polenlerin cilde, saça ve gözlere yerleştiğini belirten Mısırlıgil, bu durumun birçok kişi için sorun oluşturmadığını ancak alerjisi olan bir kişide, burunda veya gözlerde iltihaplanma, hapşırma, burun akıntısı şeklinde kendisini gösterdiğini dile getirdi.
Mayıs ve haziran aylarının polenlerin en çok yoğun olduğu dönemler olduğunu anlatan Mısırlıgil, bu aylarda polen alerjisi olan kişilerde daha çok üst solunum yollarına bağlı alerjik rinit ve konjunktivitin görüldüğünü belirtti.
En tipik belirtisi burunda akma ve kaşıntı
Mısırlıgil, polen alerjisinin en tipik belirtisinin burunda akma ve kaşınma şeklinde olduğunu belirterek, “Burunda tıkanmalar olur ve kişi hapşırır. Gözlerde sulanma, kaşıntı, ve şişmeler olur. Polen sezonunda, bazılarında astım da görülür. Bu belirtiler hastanın çevresindeki kişiler tarafından gözlenebilirken, diğer tür rahatsızlıklar sadece hasta tarafından hissedilebilen belirtilerdir. Vücut bir bütün olarak tepki gösterir. Alerjisi olan kişi yorgunluk ve halsizlik hisseder, konsantre ve öğrenme kabiliyetinde azalma olur. Sonuç olarak, hastalık bir çok kişinin iş ve okul durumlarını olumsuz olarak etkiler. Polenin en sık görülen türlerinden alerjik rinit de gözlerde kaşıntı, sulanma, yanma, peş peşe hapşırma ve sürekli akıntıya neden olur. Bu kişilerde öksürük, göğüste baskı ve nefes darlığı şikayetleri de ortaya çıkar” zei.
Alerjisi olanlar dış aktivitelerden uzak durmalı
Ağaç polenlerinin azaldığını ancak ot polenlerine karşı benzer şikayetlerin görüldüğüne işaret eden Mısırlıgil, polene alerjisi bulunan kişiler için şu önerilerde bulundu:
“Alerjisi olan kişilerin özellikle rüzgarlı günlerde piknik yerlerine gitmemelerini öneririm. Alerjisi bulunanların, polenlerin yoğun olduğu saat 10.00 met 16.00 arasında dış aktivitelerden kaçınmaları gerekir. Polene alerjisi olan gençlerin de dışarıda spor yapmamasını öneririm. Polen sezonunda, kişi diğer alerjenlere ve tahrik edici şeylere karşı aşırı duyarlıdır. Temizliğinize, ağır kokulara, tütün dumanına dikkat etmelidir. Gün ortası çamaşırlarınızı dışarıda kurulamaktan kaçının. Polen çamaşırlara kolayca yapışır. Polen saçlara da yapışır. Bu nedenle alerjisi bulunan kişilerin saçlarına sık sık yıkaması gerekir. Alerjisi bulunan bir kişi örneğin bisiklete binmek istiyorsa ağız ve burun kısmını kapatan maske kullanabilir. Güneş gözlükleri de gözdeki rahatsızlıkları azaltabilir.”
Polen alerjisinin 5-40 yaş aralığında daha sık görüldüğünü ifade eden Mısırlıgil, alerjisi bulunan çocukların da bu dönemi hekimlerinin tavsiye edecekleri ilaçlarla rahat geçirebileceklerini belirtti.
Mısırlıgil, polen alerjisi bulunan hamilelerin de bu dönemde çok dikkat etmesi gerektiğini belirterek, “İlaç kullanamamaları nedeniyle alerjiye neden olabilecek ortamdan kaçınmalarında yarar var. Hamilelikte bazı ilaçlar dokunabilir ama hekimleri ile görüşerek o ilaçları almalarını öneririm. Bu dönemde asıl risk grubunda bulunanlar atopik yapılı alerjisi olan kişilerdir” zei.
Mısırlıgil, göz, burun damlaları ve ağızdan alınan tablet şeklindeki ilaçların, alerjisi bulunanları polenlerden koruyacağını kaydetti. AA
Bekijk volledige bericht op Haber Utrecht