HOLLANDALI aşırı sağcı Özgürlük Partisi (PVV) lideri Geert Wilders’in, daha önce ABD’de sergilenen İslam karşıtı karikatürleri geçen hafta ülkesinde internette ve televizyonda yayınlaması, siyaset hayatında şimdiye kadar yaptığı provokatif eylemleri yeniden gündeme getirdi.
Aşırı sağcı politikacı Müslümanları rencide eden karikatürleri 3 Temmuz’a kadar bir kez daha televizyonda göstermeyi planlıyor.
Toplumun geniş kesiminde tepkiyle karşılanan, hakaret içerikli bu son eylem, Wilders’in ilk provokasyonu değil. Wilders, siyaset sahnesinde etkili olmaya başladığı tarihten bu yana çok sayıda benzer olaya imza attı.
Politikaya atıldığı Liberal Parti’den (VVD) 2004 yılında ayrılan Wilders, kurduğu siyasi hareketle başta Müslümanlar olmak üzere göçmenlere yönelik hakaretlerinin dozunu artırarak yoluna devam etti. Kimi zaman Türkleri, kimi zaman Faslıları, kimi zaman Polonyalı ya da Rumenleri hedefe koyan Wilders, bir anlamda ülkenin ve Avrupa’nın “ötekilerden” arındırılması tezini savundu.
Wilders’in kimilerine göre “nefret suçu” kapsamında değerlendirilebilecek eylemlerinden bazıları şöyle:
İlk etapta Müslümanları hedef alan Wilders, sınırların Müslümanlara kapatılması, yeni cami ve İslam okullarının yapımına son verilmesi, Kur’an-ı Kerim’in satışının yasaklanması gibi uç fikirleri savundu.
“Geri kalmış kültüre mensup” olmakla suçladığı bu kesime ağza alınmayacak sözlerle saldıran Wilders, bu eylemini 2007 yılında filme dönüştürme kararı aldı. Müslümanların kutsallarına hakaret içeren 26 dakikalık film, televizyon kanallarının göstermeme kararı üzerine 2008’de internet üzerinden yayınlandı. Başta Müslüman ülkeler olmak üzere geniş bir coğrafyada sert tepkilere yol açan film, Hollanda’da tedirginlik oluşturdu. Filmden sonra Amsterdam Mahkemesi’nde toplumu kin ve nefrete sürüklediği suçlamasıyla yargılanan Wilders, beraat etti.
Polonyalı ve Rumenler de hedef alındı
Hollanda’da hükümette görev yapan Türk ve Faslı iki siyasetçinin çifte vatandaşlıklarından dolayı sadakatlerinden şüphe ettiğini dile getiren Wilders, zaman geçtikçe hedef kitlesini genişletti. Müslümanların yanına son dönemlerde Hollanda’da sayıları artan Polonyalı ve Rumenleri de koydu.
Her fırsatta göçmenlere karşı olduğunu ortaya koyan Wilders, 3 sene önce Orta ve Doğu Avrupalı göçmenlerle ilgili şikayetleri toplamak amacıyla özel bir internet sitesi açtı. Bu site aracılığıyla halkın şikayetlerini almayı planlayan Wilders’e ülke içi ve dışında sert tepkiler gösterildi. Avrupa ülkeleri yapılanın apaçık ırkçılık olduğunu dile getirmekten geri durmadı.
Faslıların sayısının azalmasını istedi
Suudi Arabistan bayrağı formatında hazırladığı Müslümanlara hakaret içerikli özel bir etiketi de toplumda dağıtmaya başlayan aşırı sağcı politikacının geçen sene Faslılara yönelik sözleri toplumda infiale yol açtı.
19 Mart 2014’te yapılan yerel seçimler öncesinde Hollanda’da yaşayan Faslıların sayısının azalmasına dönük arzusunu açık olarak dile getiren Wilder, sözlerini seçim sonrasına da taşıdı.
PVV liderinin seçim sonuçlarıyla ilgili düzenlenen parti toplantısında taraftarlarına sorduğu, “Hollanda’da çok mu veya az mı Faslı istiyorsunuz?” sorusuna salondakiler bir ağızdan “Az, az” diye cevap verdi. Wilders, bunun üzerine “Gereğini yaparız” ifadesini kullandı.
Toplumda büyük tepkiye yol açan bu açıklamalardan sonra başlayan kampanyada binlerce kişi Wilders hakkında suç duyurusunda bulundu.
Lahey Mahkemesi, söz konusu başvurulardan sonra Wilders’in “bir gruba karşı ırk temelinde ayrımcılık yapma, hakarette bulunma ve nefreti körükleme” suçlamasıyla yargılanmasına karar verdi. Yargılama henüz başlamadı.
Eylemlerini yurt dışına da taşıdı
Siyasi alanda zamanla halktan aldığı desteği artan Wilders, dışlayıcı tutumunu ülke sınırları dışına taşıdı. Müslümanların kutsallarına hakaret içeren filmini Hollanda dışında da gösteren Wilders, ABD ve Almanya gibi kimi ülkelerde İslam karşıtı gösterilere katılmaktan geri durmadı.
En son Nisan ayında Almanya’nın Dresden kentinde İslam ve göçmen aleyhtarı “Avrupa’nın İslamlaşmasına Karşı Vatansever Avrupalılar” (PEGIDA) hareketinin eylemine katılan PVV lideri, hakaretlerini burada da sürdürdü.
İslam dini ve Kuran-ı Kerim’e yönelik sert ifadeler kullanan Wilders, Almanya Başbakanı Angela Merkel’in “İslam Almanya’ya aittir” sözünü eleştirmekten de geri durmadı. Avrupa’dan gitmek isteyen göçmenler için “Bırakın gitsinler ama bir daha da gelmesinler” diyen Wilders, Schengen’in kaldırılmasını da istedi.
Son olarak Fransız aşırı sağcı Ulusal Cephe Partisi’yle (FN) Avrupa Parlamentosu’nda başını çektiği aşrı sağ grubu kuran Wilders, daha çok İslam karşıtı eylemlerle gündeme gelen Amerikan Özgürlük Koruma İnisiyatifi’nin (American Freedom Defense Initiative) Dallas’ta düzenlediği “Hz. Muhammed” konulu karikatür yarışmasına katıldı.
Hakaret içerikli konuşmalarını burada da sürdüren Wilders, yarışmaya katılan çirkin karikatürleri Hollanda’ya getirmeye çalıştı. Önce Hollanda Meclisinde bunları sergilemeye çalışan Wilders, Meclis Başkanı’ndan ret cevabı alınca başka bir plan yaptı. Wilders, söz konusu karikatürleri içeren bir film hazırlayarak bunu önce internet, ardından da kamu televizyonunda partisine ait yayın diliminde gösterdi.
AA
© InterAjans – Haberlerin tüm hakları İnterAjans’a aittir, izinsiz kullanılamaz.
View full post on InterAjans.nl