HOLLANDA’da bulunan Türkiye’nin Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, terör örgütü IŞİD’in (DEAŞ) yaptıkları kullanılarak İslamofobi’nin körüklenmek istendiğini söyledi.
Numan Kurtulmuş, “Hiçbir şekilde adı İslam ile yan yana gelmeyen terörü bir araya getirmeye çabalayan birtakım karanlık mahfiller, karanlık odaklar var. İslam adına birilerinin ortaya koymuş olduğu bu insanlık dışı tablolardan istifade etmek isteyen bazı çevreler de İslamofobi’yi körüklüyor. İslam düşmanlığını siyasi ve kültürel bir araç olarak kullanmaya devam ediyorlar” dedi.
TİCARİ HACİM YÜKSELDİ
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, herkesle barış konusunda işbirliğine hazır olduklarını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: “Bilindiği üzere Hollanda ile 400 yılı aşkın önemli ilişkiler var. 1612 yılında ilk Hollanda büyükelçisi Cornelis Haga İstanbul’a geldi. Hollanda ile Türkiye arasındaki ilişkiler 17. yüzyıldan itibaren başlayıp çok derin önemli ticari ilişkiler ile ilerledi. Bugüne kadar da gelişerek geldi. Ülkeler arasındaki ilişkileri artıran, ticaret ve kültürel ilişkilerdir. 2002 yılında iki ülke arasındaki yaklaşık 2,4 milyar dolar olan ticaret hacmi bugün 7,2 milyar dolar seviyesine yükselmiştir.”
İKİ ÜLKE İLİŞKİLERİNE ÖNEMLİ KATKI
Hollanda’da Türk işadamlarının 18 bini aştığına dikkati çeken Numan Kurtulmuş, “Bu 18 bin işadamımızın sağlamış olduğu istihdam 80 binlerle ölçülen bir seviyede. Bu nedenle her bir işadamımızın Hollanda ile Türkiye arasında bir kültür ataşesi olduğunu, her birinin ayrı bir konsolos olarak, her iki ülke arasındaki ilişkileri arttırma yönünde gayret sarf edeceğini biliyoruz” ifadesini kullandı.
“TÜRKİYE PRANGALARINDAN KURTULUYOR”
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, 1915 olaylarına ilişkin, “Bizim kimseden saklayacak, tarihimizin bir günlük karanlık sayfası yoktur” dedi.
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, temaslarda bulunmak üzere geldiği Hollanda’da Başbakan Yardımcısı Lodewijk Asscher ile de görüştü.
Kurtulmuş, STK’larla yaptığı toplantıda 1915 olaylarıyla ilgili bir soruyu yanıtlarken şöyle konuştu: “Ermeni meselesini uluslararası alanda gündeme getirenler, bir hakikat ortaya çıksın, 1915’te neler oldu anlaşılsın istemiyorlar. Uluslararası camiada bir takım lobileri kullanarak Türkiye’yi köşeye sıkıştırmak istiyorlar. Türkiye’yi yalnızlaştırmak istiyorlar. Biz de diyoruz ki 1915’teki olaylarda, evet Müslümanlar da öldü, Ermeniler de öldü. Müslüman ve Ermeniler, tarih boyunca yan yana yaşadı. Ama Birinci Dünya Savaşı’nda savaş lordlarının ortaya koyduğu bir takım senaryolar, savaşın ortaya çıkardığı kirli bir takım uygulamalar sonucu maalesef acılar yaşandı. İnsanlar öldü.”
Türkiye devletinin arşivlerinin bu konuda hakikati arayan herkese açık olduğunu kaydeden Kurtulmuş, “Şimdi alnımız açık olarak şunu söylüyoruz Türk devleti olarak. Türkiye Cumhuriyeti devletinin bütün arşivleri hakikati arayanlara açıktır. Bizim kimseden saklayacak, tarihimizin bir günlük karanlık sayfası yoktur. Ermeni meselesini, hele 100. yılı bahane ederek birilerinin Türkiye’yi dövmek için kullanmalarına da asla razı olmayız. Bizim kaldı ki Ermenistan’la hiç bir sorunumuz yok. Şu anda Türkiye’de yaşayan binlerce Ermeni var. Gidip onlara sorsunlar Türkiye’nin misafirperverliğini” ifadelerini kullandı.
ÇÖZÜM SÜRECİ
Türkiye’de yürütülen çözüm sürecine de değinen Kurtulmuş, bu konuya laf olsun diye girilmediğini söyledi. Yaklaşık 30 yıldır süren silahlı çatışma ortamının Türkiye’ye büyük maliyetlere yol açtığını vurgulayan Kurtulmuş, çözüm sürecinin bir iradenin ortaya konulması olduğunu ifade etti.
“Süreçle ilgili olarak içeriden, dışarıdan bir takım ellerin Türkiye’nin ayaklarına pranga vurmak için bu meseleyi kullandığını da hepimiz biliyoruz” diyen Kurtulmuş, büyük oranda rotasına giren ve milli bir proje olarak tanımladığı sürecin Türkiye’nin dirlik ve birliğini sağlayacağını dile getirdi.
Silahları toprağa gömmeden barış konuşulamayacağı gibi, bir elde silahla halay da çekilemeyeceğine işaret eden Kurtulmuş, şu değerlendirmede bulundu: “Daha evvel de Türkiye’de barışın bu anlamda sağlanmasını isteyenler oldu. Rahmetli Özal’ın, rahmetli Erbakan’ın bu meseleyi kendi iktidarları sırasında çözmek için girişimleri oldu, ama o günkü şartlar buna el vermediği için bu adımlar geride kaldı. Elinde silah olan da artık görüyor silahla bir sonuç elde edemeyeceğini. Hele hele bölgede bu şartlar içinde silahları bırakmaktan başka bir çareleri olmadığını onlar da görüyor. Bunlar olsa bile yürüyemezdi. Bir de millet bunu isteyecek. Millet istemezse yapamazsınız. Biz, her ay bununla ilgili kamuoyu araştırmalarımızı yapıyoruz. Sonuçta çözüm sürecine verilen destek hiçbir zaman yüzde 65’lerin, yüzde 68’lerin altına inmiyor. Halk diyor ki, Türkler de, Kürtler de, bütün Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarımız diyor ki, ‘bu işi bitirin’. Türkiye prangalarından kurtuluyor. Ama biz buna ne kadar seviniyorsak vatanseverler olarak, ‘eyvah Türkiye ayağındaki prangalarından kurtuluyor daha hızlı koşacak’ diye birileri de bundan büyük üzüntü duyuyor. Provokasyonlar yapacaklar, işte 6-7 Ekim olayları oldu, Ağrı’daki olaylar oldu. Başka olaylar Allah muhafaza olabilir.”
ASSCHER İLE GÖRÜŞME
Kurtulmuş, Hollanda Başbakan Yardımcısı Lodewijk Asscher ile yaptığı görüşmenin olumlu geçtiğini söyledi.
Hollandalı Bakan’ın daha önce bu ülkede yaşayan Türklere ilişkin dile getirdiği olumsuz sözleri hatırlatan Kurtulmuş, “Daha evvel sayın Asscher Hollanda’daki Türk toplumuyla ilgili bir takım olumsuz sözler söylemişti. Buradaki Türk toplumunun şiddete meyilli olduğuna dair bir takım araştırmaların, bulguların ifade edildiği bir ortamdan geçti Türkiye Hollanda ilişkileri. Yaklaşık 24 aydır da bu anlamda Türkiye’den üst düzey bir ziyaret Hollanda’ya yapılmamıştı. Geçtiğimiz süre içinde Sayın Asscher’in ve ilgili hükümet yetkililerinin bu sözlerin İslamofobi’ye bir tür destek manasına gelmediğini ifade eden, buradaki Türk toplumunun Hollanda’yla uyumlu bir toplum olduğunu ifade eden sözleri iki ülke arasındaki ilişkilerin tamir edilmesi bakımından önemli bir rol oynadı. Bizim de bugün bu resmi ziyareti gerçekleştirmiş olmamız fevkalade faydalı oldu” diye konuştu.
Görüşmede DAEŞ terörüne karşı alınması gereken önlemlerin yanı sıra İslamofobia, artan ırkçılık, İslam düşmanlığı ve Türk düşmanlığıyla mücadele konularının gündeme geldiğine değinen Kurtulmuş, “Suriye’de ılımlı muhalefetin desteklenmesi ve demokratik mücadeleye kuvvet verilmesi anlamında Hollanda hükümetinin görüşleriyle bizim görüşlerimiz paralellik arz ediyor. Bütün bunları tekrar gözden geçirme ve bugün geldiği nokta itibariyle Türkiye Hollanda ilişkilerini daha ileriye götürmek için somut adımlar üzerinde duruldu. Ve tabii ki başta sayın meslektaşımız olmak üzere, Hollanda Başbakanı’nı ve diğer Hollanda yetkililerini de Türkiye’ye bir kere daha davet etme imkanımız oldu” diye konuştu.
TÜRK TOPLUMU
Sayı itibariyle önemli bir noktaya ulaşan Türk toplumunun niteliksel olarak da daha ileriyi götürülmesi gerektiği üzerinde duran Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, bu kapsamda Türkiye olarak üzerlerine düşen sorumluluğu yerine getirmeye hazır olduklarını söyledi.
Yurt dışındaki Türklerin ilk kez 7 Haziran’da genel seçimler için bulundukları ülkelerde oy kullanacağını hatırlatan Kurtulmuş, geçen sene cumhurbaşkanlığı seçiminde yaşanan düşük katılımın bu seçimde artmasını ümit ettiğini dile getirdi.
“Hafta içinde Ankara’da sayın Başbakanımızın başkanlığında yaptığımız toplantıda yurt dışı Türklerinin sorunlarıyla ilgili bir takım müjdelerimiz var” diyen Kurtulmuş, şöyle konuştu: “Ama bunları ben açıklamayacağım. İşte bedelli askerlikle ilgili, pasaport harçlarıyla ilgili bir takım beklentiler var. Bunları sayın Başbakanımız önümüzdeki hafta Almanya’da yapılacak toplantıda inşallah açıklayacak.”
AA-CHA
© InterAjans – Haberlerin tüm hakları İnterAjans’a aittir, izinsiz kullanılamaz.
View full post on InterAjans.nl