YURTDIŞI Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanı Doç.Dr.Kudret Bülbül, Stratejik Düşünce Enstitüsü(SDE)’nin düzenlediği İslamofobi Çalıştayı’na katılarak bir konuşma yaptı.
Çalıştayın açılış konuşmasını SDE Başkanı Prof.Dr.Birol Akgün’ün yaptı. Akgün 11 Eylül’den sonra batı dünyasında yükselen İslamofobi’ye dair bir konuşma yaptı. Sorunun sadece batı medyasında olayların çarpıtılmasından kaynaklanmadığını söyleyen SDE Başkanı, İslam dünyasında yaşanan olayların da bu sorunu körüklediğini ifade etti.
İslam’a mal edilen kötü olayların dinin imajına zarar verdiğini belirten Birol Akgün, batı medyasının da bu konuda tüm dünyada yanlış bir algı yarattığını ifade etti.
SDE Başkanı’ndan sonra YTB Başkanı Doç.Dr.Kudret Bülbül’de katılımcılara yönelik bir konuşma yaptı. YTB Başkanı konuşmasında İslamofobia’nın Dünya genelinde gittikçe artan bir konu olduğunu belirtti. Artan İslamofobi’nin sonuçları olarak Avrupa’da camilerin yakıldığını, gündelik yaşamda saldırıların arttığını söyleyen YTB Başkanı, eğer önlemler alınmazsa bu tehditler karşısında son derece üzücü olayların gerçekleşebileceğini ifade etti.
“ULUSLARARASI ARENADA CİDDİ BİR DUYARSIZLIK SÖZ KONUSU”
Uluslararası arenalarda da İslamofobi’ye karşı bir duyarsızlık olduğunu söyleyen Doç.Dr.Kudret Bülbül, Avrupa’da cami kundaklama olaylarında Türkiye medyasının bu konuya yeterince duyarlılık göstermediğini ifade etti.
Bu sorunu çözmek için ilk önce farkındalık oluşturulması gerektiğini ifade eden YTB Başkanı sözlerini şöyle sürdürdü. “İslamofobi’nin sonucu olarak her yıl yeni saldırılarla karşılaşıyoruz. Türkiye’de bir sinagoga, kiliseye herhangi bir saldırı yapılmış olsa başta biz olmak üzere tüm Dünya buna tepki gösterir. Ama çok daha büyük saldırılar Almanya’da yapılırken Türkiye’nin kamuoyunda yeterince tepki gösterilmemesi hiçbir şekilde ifade etmez. Öncelikle biz bu soruna yeterince tepki gösterelim ki diğer ülkelerden de bunu bekleyelim. İlk olarak yapılması gereken şey bu konuda ciddi bir farkındalık oluşturulmasıdır. Bu bağlamda Avrupalı dostlarla dönem dönem bir araya geliyoruz. Kurumdaki çalışmalarımız gereği onların da dikkatini bu konuya çekiyoruz. Esas itibariyle bu konularda Avrupa’nın özgürlükçü ve demokratik kesimleriyle yakından çalışmalı, yaşadığımız tehlikenin farkına hep birlikte vararak çok gecikmeden önlemleri almalıyız.”
Kaynak: YTB
View full post on InterAjans.nl