Hollanda’daki okul başarısı tartışmasına bir de bu açıdan bakalım!

Hollanda’daki okul başarısı tartışmasına bir de bu açıdan bakalım!

8 Ekim, 2014

HOLLANDA'DAKI OKUL TARTISMASI BASARISINA BIR DE BU ACIDAN BAKALIMHollanda’daki Okul Başarısı Tartışmasına Bir de Bu Açıdan Bakalım!

 

Uluslararası arenada farklı eğitim sistemlerinin kıyaslandığı PISA, PIRLS ve TIMSS gibi uygulamalarda Hollanda eğitim sistemi oldukça iyi sonuçlar almaktadır. Ancak göçmen çocuklarının genel durumu Hollandalı yerli çocuklarla kıyaslandığında aynı başarı oranı görülmemektedir. Çoğunluğunu düşük eğitimli anne-babaların oluşturduğu göçmen ailelerin çocuklarıyla eğitim oranı daha yüksek olan Hollandalı ailelerin çocuklarını kıyaslamak, yüz metre koşucusu ile on bin metre koşucusunu kısa mesafeli bir koşuda yarıştırmak gibidir. Bunun yapılmaması gerekir.

Matematik eğitiminde ilk öğretilen aynı türden olmayanların toplanıp çıkarılamayacağıdır. “Elma ile armut toplanmaz” sözü bu ilkeye dayanır. Eğitimde iki grup arasında kıyaslama yapabilmek için bu iki grubun eşit olması gerekir. Eşit olmayan iki grubu kıyaslamak, alınacak olan yanlış sonuçları kabul ettirmek içindir. Hollanda eğitim sistemi uzun yıllardır bu yanlı kıyaslamaları yapmakta ve göçmen çocuklarını sürekli olarak Hollandalı yerli çocuklarla kıyaslamaktadır. Sosyal Kültürel Plan Bürosu ve Hollanda İstatistik Bürosu aracılığıyla her yıl yapılan yayınlarda bu kıyaslı veriler kamuoyuna sunulmaktadır. Elbette eşit olmayan iki grubun kıyasından ortaya çıkan durum hiç de göçmen grubun lehine olmamaktadır. Her yıl göçmenlerin ne kadar geride oldukları rakamlarla tekrar tekrar kanıtlanmaktadır. Hiçbir değişkenin kontrol edilmediği bu kıyaslar sadece etnik köken ölçütüne dayanmaktadır. Bu yanlı sonuçlardan hareketle Türk çocuklarının ne kadar “başarısız” olduğu yargısı zihinlere yerleştirilmektedir.

Bu durum toplumun büyük çoğunluğu arasında ortak yargı haline gelmeye başlayan önyargıların derinleşmesine yol açmaktadır. Her yıl kıyaslamalı rakamlarla beslenen bu önyargılar toplumsal gerçeklik gibi algılanmaya başlamaktadır. Bu aşamaya gelinince “başarısızlık” göçmen çocuklarının kaderiymiş gibi kabul edilmektedir. Bu kabul gerçekleşince çoğunluğun azınlığı tahakküm altına alması da kolaylaşmaktadır. Bu konuyla ilgili alan yazında hegemonya kurma sürecinin toplumsal algıları yönetmekle başladığı anlatılır. Topluma sürekli sunulan tek yanlı bilgiler okul başarısı ile etnik köken arasında çok ciddi bir ilişki varmış algısını yaratmaya yöneliktir. Bu durum tarihsel veya kültürel bir takım saplantılardan kaynaklanıyor olabilir. Veya İtalyan siyaset bilimci Antonio Gramsci ’nin ifade ettiği gibi egemen grupların hükümranlık saplantısının bir sonucu olabilir.

Konuyu daha somut verilerle tartışmak için Cito’nun Hollanda ilköğretim okullarının sekizinci sınıfında uyguladığı testin sonuçlarını inceleyelim. Cito test sonuçları her yıl SCP ve CBS tarafından grupların kıyaslamalı sonuçları verilerek yayımlanır. Tablo 1’de sunulan Cito sınav sonuçları yıllara göre kıyaslamalı olarak birçok devlet kurumu tarafından yayımlanır.

 

Tablo 1: İlköğretim sonu Cito sınav sonuçlarının etnik gruplara ve yıllara göre dağılımı

Öğretim Yılı Türkiye Fas Surinam Antiller Hollandalı – Düşük Gelir Hollandalı – Yüksek Gelir
1994/95 524,1 525,1 527,1 526,8 531,9 538
1996/97 525,2 526,4 527,4 525,6 531,2 537,4
1998/99 526,9 526,9 529,2 525,6 530,6 536,9
2000/01 527,3 527,4 529,8 524,8 530,5 537,3
2002/03 527,3 528,3 528,3 524,7 530,6 537,3
2004/05 527 527,7 527,9 524,5 528,9 536,2

 

Tablo 1’deki sonuçlara dayanarak Antiller ve Türkiye kökenli göçmen çocukların Hollanda’da en başarısız gruplar olduğu yargısı çıkabilir. Hollandalı grup “düşük gelirli” ve “yüksek gelirli” ailelerin çocukları olmak üzere ikiye ayrıldığı için aradaki farkın anne-babanın sosyo-ekonomik statüsünden kaynaklandığını kolaylıkla anlayabiliyoruz. Ancak Türk veya Faslı gruplarla ilgili olarak böyle bir ayrım sunulmadığı için Türklerin veya Faslıların homojen bir grup olduğu yanlış algısı ortaya çıkmaktadır. Hollanda İstatistik Bürosu’nun (CBS) veri tabanında “gelir seviyesi” ölçütü uygulanarak yapılan bir analizden kolaylıkla ortaya çıktığı gibi, göçmen grupların kendi içinde de çok ciddi bir farklılık vardır. Her toplumsal grupta olduğu gibi sosyal farklılıklar eğitim alanında da önemli farklılıklar olduğunu ortaya koymaktadır. Tablo 2’deki veriler incelenince Hollanda kurumlarının etnik köken üzerinden çok ciddi genellemeler yaptığı ortaya çıkmaktadır.

 

Tablo 2: Ailelerin gelir dilimlerine göre yerli ve göçmen kökenli öğrencilerin yıllara göre Cito puan dağılımları

 

Gelir Dilimi Dağılımı Köken 2005/’06 2006/’07 2007/’08 2008/’09 2009/’10 2010/’11
1’inci gelir dilimi Yerli 533 533 533 533 533 533
1’inci gelir dilimi Göçmen 528 528 529 529 529 530
2’inci gelir dilimi Yerli 534 534 534 534 534 534
2’inci gelir dilimi Göçmen 529 529 530 530 530 531
3’üncü gelir dilimi Yerli 535 535 535 535 536 536
3’üncü gelir dilimi Göçmen 531 531 531 532 531 532
3’üncü gelir dilimi Yerli 537 537 537 537 537 537
4’üncü gelir dilimi Göçmen 533 533 533 534 534 535
5’inci gelir dilimi Yerli 539 539 539 539 540 539
5’inci gelir dilimi Göçmen 537 538 538 538 538 538

Tablo 2’de sunulan veriler etnik köken ölçütü yerine ailenin gelir ve eğitim düzeyiyle bağlantılı olan sosyal ekonomik durumun çok daha anlamlı sonuçlar ortaya çıkardığını göstermektedir. Hollanda İstatistik Bürosu göçmenleri “Batılı” ve “Batılı Olmayan” şeklinde iki gruba ayırdığı için göçmen sınıfında iki farklı veri sunmaktadır. Tablo 2’de “göçmen” adı altında sunulan veriler “Batılı Olmayan” yani Faslı, Türk, Surinamlı ve Antilli göçmenler için kullanılmıştır. Her konuda etnik köken ayrımı yapan Hollanda İstatistik Kurumu gelir konusunda bu ayrımı yapmamıştır. Sunulan sonuçlardan çok somut bir şekilde ortaya çıktığı gibi ailenin ekonomik durumu ve eğitim düzeyiyle ilişkili değişkenler eşitlendiği zaman ortaya hiç de ciddi farklılıklar çıkmamaktadır. En üst gelir seviyesine sahip göçmen ve yerliler arasında ciddi bir farklılık yoktur.

Ailenin gelir seviyesi ve eğitim düzeyi ile çocuğun Cito sınavından aldığı sonuçlar arasında muazzam bir ilişki vardır. Bu tür gerçekçi veriler sunmak yerine her türlü sınıflamayı etnik köken üzerinden yapan kurumlar ciddi şekilde sorgulanmalıdır. Tablo 1’de sunulan etnik köken aritmetiğine dayalı sonuçlar sadece göçmen gruplarını güçsüz göstermeye ve göçmen kökenli çocukların “başarısız” olduğu algısını yaratarak dışlanma ve ötekileşme duygusunun güçlenmesine yol açmaktadır. Etnik köken siyaseti üzerinden “Türk çocuklarını başarısız” göstererek anne-babalarını yıllardır suçlayan çıkarcı-cahil grupların Tablo 2’den çıkaracakları çok ders vardır, ama gerçekleri görmek onların işine gelmeyeceği için yine aynı “etnik köken + başarısızlık” sakızını çiğnemeye devam edeceklerdir.

 

 

Prof. Dr. Kutlay Yağmur, Tilburg Üniversitesi Öğretim Üyesi

Elektronik posta adresi: k.yagmur@uvt.nl

 

© InterAjans – Haberlerin tüm hakları İnterAjans’a aittir, izinsiz kullanılamaz.

 

View full post on InterAjans.nl